Restorasyon Forum

Hoşgeldiniz Ziyaretçi. Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Restorasyon Forum - Reklam Alanı

Gönderen Konu: Kayseri Köprüleri ve Kaleleri  (Okunma sayısı 10521 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Restorasyon

  • Restorasyon Forum
  • *****
  • İleti: 824
  • Cinsiyet: Bay
Kayseri Köprüleri ve Kaleleri
« : 28 Ocak 2009, 03:27:03 »
Kuru Köprü (Talas)

Kayseri Talas ilçesi, Kuruköprü Köyü’nde bulunan bu köprünün Roma döneminde su kemeri olarak kullanıldığı bilinmektedir. Selçuklular döneminde kemer araları doldurularak su bendi haline getirilmiştir.

Köprü biri sivri, 13’ü yuvarlak olmak üzere 14 gözden meydana gelmiştir. Köprünün cepheleri kesme yontma taştan, iç kısımları da moloz taştan yapılmıştır. Kuzey cephesi taş duvarlarla desteklenmiştir.

Günümüze harap bir durumda gelen köprünün üzerindeki su kanalının yan duvarları yıkılmıştır.


Çokgöz Köprüsü (Erkilet)

Kayseri, Boğazlıyan-Erkilet-Kayseri yolu üzerinde Kızılırmak üzerindeki Çokgöz Köprüsü kitabesinden öğrenildiğine göre; Selçuklu hükümdarı İzzeddin Keykavus I. zamanında yapılmıştır. Köprünün yapım tarihi bu kitabede yazılı değildir. Bununla beraber İzzeddin Keykavus’un hükümdarlık yaptığı 1212-1215 yıllarında yapılmış olması sanılmaktadır. Köprü değişik zamanlarda onarım görmüştür. Bu onarımlar Osmanlı döneminde yapılmıştır.
 Uzunluğu 131.20 m., eni 5.50 m.dir. 15 gözden meydana gelen köprünün en büyük kemer açıklığı 12 m.dir. Köprü doğudan batıya doğru uzanmakta, üç ve dördüncü kemer ayakları üzerinde köprü sivri bir konuma gelmekte, daha sonra ise küçülerek ayaklar sıfır noktaya inmektedir. Günümüzde yedinci kemer ayağından sonra Kızılırmak’ın taşıdığı miller nedeni ile köprünün ayakları nehir seviyesinin dışında kalmıştır. Köprünün kemerleri sivri olarak yapılmışsa da sonraki onarımlarda bu kemerler yuvarlak şekle dönüştürülmüştür. Kemerlerde traverten taşı kullanılmıştır. Köprünün korkulukları iki sıra blok taşların yan yana dizilmesinden meydana gelmiştir.

Köprü iyi bir durumda olup, günümüzde kullanılmaktadır.


Tekgöz Köprüsü (Merkez)

Kayseri’nin kuzeybatısında, il merkezine 30 km. uzaklıkta Kızılırmak üzerinde kurulmuş olan bu köprü, Sultan II.Rükneddin Süleyman Şah zamanında 1202-1203 tarihinde Kayserili Hacı Ali Şir Bin Hüseyin tarafından yaptırılmıştır. Köprünün iki kemeri arasında sülüs yazılı kitabesi bulunmaktadır. Bu kitabenin mealen anlamı şöyledir:

”Din ve dünyanın temel direği, İslam ve Müslümanlara güç katan, fetihlerin babası, kahredici, Sultan Kılıçarslan’ın oğlu Süleyman zamanında, Müminlerin yardımcısı, dinin özü, Allah’ın rahmetine muhtaç, Kayserili Hüseyin’in oğlu Hacı Ali Şir tarafından 1202-1203 yıllarında yapılmıştır”.

Evliya Çelebi bu köprüden şöyle söz etmiştir: “Şehrin canibi garbisinde bir saat mesafede, Kızılırmak Nehri üzerinde, iki kaya arasında inşa edilmiş bir göz köprü namı ile bibedel bir cisr ail vardır ki Sultan Süleyman asrında Koca Mimar Sinan binasıdır. Üstadı mimar Ömr keranemayesinin nice senelerini geçirip ve var kudretini sarf edip kavs-u kuzey misali bedel bir kantara bina etmiş ki, gören seyyah biihtiyar ve valih-i sergedar olarak üstadına tahsini han olur”.

Köprü kesme taştan yapılmış, ortasında 27 m. çapında, 18 m. yüksekliğinde büyük bir kemer, bunun kuzeyinde 11.5 m. çapında 7-5 m. yüksekliğinde küçük bir kemer bulunmaktadır. Köprünün uzunluğu 120 m.dir.

Günümüzde bu köprü anayol dışında kaldığından pek kullanılmamaktadır.


Habip Köprüsü (Yahyalı)

Kayseri Yahyalı ilçesine 18 km. uzaklıkta bulunan Yahyalı Köprüsü’nün kitabesi bulunmadığından yapım tarihi bilinmemektedir. Yapı üslubundan XVII.yüzyılda yapılmış bir köprü olduğu anlaşılmaktadır.

Köprü kesme taştan yapılmıştır.


Şahruh Köprüsü (Sarıoğlan)

Kayseri Sarıoğlan ilçesi, Karaöz Köyü girişinde bulunmaktadır. Şahruh Bey, Alaüddevle Bozkurt Bey’in oğlu olup, bu köprüyü Kızılırmak üzerinde XVI.yüzyılın başında yaptırmıştır. Şahruh Bey’in oğlu Mehmet Bey tarafından da 1538-1539 tarihlerinde onarılmıştır. Bu onarımla ilgili bir kitabe köprü üzerinde bulunmaktadır. Kitabenin mealen anlamı:

”Bu köprüyü h.945 (1538-1539) ‘de Alaüddevle Zulkadirî Sasani’nin oğlu Şahruh Bey’in oğlu Mehmet Emir Abdullah eliyle onardı”.

Köprü muntazam kesme taştan yapılmıştır. Sekiz kemerlidir. Ortada yüksek sivri bir kemer, onun yanında da gittikçe alçalan beşer kemer daha bulunmaktadır. Yanlardaki korkuluklar iyi bir durumda olup, köprü günümüzde de kullanılmaktadır.

Kaynak : www.kenthaber.com

Restorasyon

  • Restorasyon Forum
  • *****
  • İleti: 824
  • Cinsiyet: Bay
Kayseri Köprüleri ve Kaleleri
« Yanıtla #1 : 28 Ocak 2009, 03:27:44 »
Kayseri Kaleleri

Kayseri Surları ve Kalesi (Merkez)

Kayseri il merkezinde, doğu-batı doğrultusunda uzanan Kayseri Surları ve Kalesi oldukça geniş bir alana yayılmıştır. Kalenin yapım tarihi kesin olmamakla beraber, Roma İmparatoru III. Gordianus’un (Ms.238-244) 4. hükümdarlık yılında (MS:241) bastırmış olduğu bronz sikkesinde ENTIX(Surla çevrildi), KAI(Kayseri), BNE(2. Nekrosluk), ETA(4. yıl) ifadeleri olup, karısı Trankullina’nın başındaki sur şeklinde tacın dışında sur resmi görülmemektedir. Buna dayanılarak da surların ilk kez III.yüzyılda yapıldığı anlaşılmaktadır. Bizans döneminde İmparator Iustinianus bu surları daha küçülterek onartmıştır. Selçuklular döneminde, I.Alaaddin Keykubat bu surları bir kez daha onarmış, daha sonra Danişmendliler, Karamanoğulları ve Osmanlılar da onarımları sürdürmüş, kale ve surları da savunma amaçlı olarak kullanmışlardır.

Kayseri Kalesi İç ve Dış Kale olmak üzere iki ayrı bölümden meydana gelmiştir. Bunlardan iç kale dış kale ile bağlantısı olmayan kendine özgü bir yapıdır. Doğu ve güneyinde olmak üzere iki kapısı bulunmaktadır. Osmanlı döneminde bugünkü Cumhuriyet Meydanı’na bakan duvarlarda üçüncü bir kapı daha açılmıştır. Kaynaklarda Fatih Sultan Mehmet döneminde kale içerisine bir de cami yapıldığı yazılıdır. Fatih Sultan Mehmet tek kubbeli olan bu camiyi kalenin kuzey duvarına bitişik olarak yaptırmıştır. Caminin olduğu yerde daha önceden Karamanoğulları zamanında yapılmış bir mescit olduğu da bilinmektedir. Günümüzde kalenin içerisi Kuyumcular Çarşısı olarak kullanılmaktadır.

Kayseri surları doğu-batı doğrultusunda uzanmakta olup, Dış Kaleye ait Yoğun Burç olarak isimlendirilen köşe burcundan güneybatıya dönmekte, bugün yer yer kesintiye uğramakla beraber Osman Kavukçu Caddesi’nde duvar kalıntıları yapılar arasında görülmektedir.

İç Kale 1.80 m. kalınlığında, 1.50x1.60 m. ölçüsünde kemer açıklıkları 300-360 m. arasında değişen iki sıra halinde yuvarlak kemerli nişlerle takviye edilmiştir. Bu kemerlerin üzerine yerleştirilen seyirdim yolları çokgen burçlara kadar devam etmektedir. Kalenin doğu duvarı ile kısmen de güney duvarının önünde ikinci bir dur duvarı daha bulunmaktadır. Surlar birbirini izleyen burçlarla takviye edilmiştir. İç Kalede 195 burç olduğu kaynaklardan öğrenildiği gibi bunların bazıları da günümüze iyi bir durumda gelebilmiştir.

Kalenin Güney Kapısı, İç Kapısı, Doğu Kapısı, Dış Kapısı (Dizdar Kapısı) bulunmaktadır. Bu kapılar derin tonozlu nişler içerisine alınmış, profilli silmelerle de çerçevelenmiştir. Bunlardan güney kapısında duvarın iki yanına birer aslan heykeli yerleştirilmiştir. İç Kapının üzerinde kitabesi olup, üç katlıdır. Dışarıya pencereler ve mazgallarla açılmıştır. Doğu Kapısının alınlığında yine bir kitabe bulunmaktadır. Dış Kale oldukça geniş bir alanı kaplamış olmasına rağmen günümüze pek az kalıntısı gelebilmiştir. Bu bakımdan da Dış kalenin tam olarak planını çıkarmak mümkün olmamıştır. Günümüzde Kayseri mahallelerinde Dış Kaleye ait burç ve duvar izlerine zaman zaman rastlanmaktadır.

Kayseri surlarında ve kalesinde kesme ve moloz taşlar kullanılmış, kalın harç tabakası ile de bu taşlar birbirlerine bağlanmıştır. Bununla beraber duvarlarda yer yer bezemeli devşirme malzemelerin kullanıldığı da görülmektedir.


Akışla Kalesi (Akkışla)

Kayseri Akışla ilçesinde, Kaletepe’de Kululu Mevkiinde bulunan bu kalenin kitabesi bulunmadığından yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Bununla beraber günümüze gelen duvar kalıntılarından Helenistik dönemde (MÖ.33-MS.20) ve daha sonra Romalılar tarafından da uzun süre kullanılmıştır.

Kale günümüze harap durumda gelebilmiş, bazı duvar kalıntıları dışında herhangi bir iz bulunmamaktadır. Yalnızca kale çevresinde çivi yazılı tabletler, steller, çanak çömlek , mühürler bulunmuş olup, günümüzde Kayseri Arkeoloji Müzesi’ndedir. Kale çevresinde bu tür eserlerin bulunmuş olması yörede Hitit döneminden itibaren bir yerleşim olduğunu da göstermektedir.


Şahmelik Kalesi (Develi)

Kayseri Develi ilçesinde, Şahmelik Köyü’nün 5 km. kuzeydoğusunda bulunan bu kale Roma döneminde yapılmış, daha sonra Bizanslılar tarafından da kullanılmıştır. Kalenin duvarları moloz taştan yapılmış olup, kare planlı kulelerle sağlamlaştırılmıştır. Kale günümüze gelen kalıntılarından anlaşıldığına göre üç bölümden meydana gelmiştir. Ayrıca bu kale yakınındaki mağaralarla bağlantılı olarak yapıldığından ötürü de savunması daha da güçlenmiştir.

Bu kale günümüze oldukça harap bir halde gelebilmiştir.


Öksüt Kalesi (Develi)

Kayseri Develi ilçesi, Öksüt Köyü’nde kayalara oyulmuş bir yerleşim olduğu günümüze gelebilen kalıntılardan anlaşılmaktadır. Bu yerleşimin kaya ile bütünleşmiş bir kale olduğu sanılmaktadır. Ne zaman yapıldığı konusunda yeterli bilgi bulunmamaktadır. Yalnızca burada bulunan bir kabartmada elinde mızrağı ile ejderi öldüren bir insan figürü kabartma olarak işlenmiştir. Bu nedenle de bu kaleye Zırha kalesi ismi verilmiştir. Bazılarına göre bu kabarma Hitit dönemine aittir. Bu iddia kesinlik kazanırsa kalenin Hitit döneminde yapıldığı düşünülür.


Kaleköy Kalesi (Develi)

Kayseri Develi ilçesi Bakıdağ bucağında Kaleköyü’nde bulunan kalıntıların bir kaleye ait olduğu ileri sürülmektedir. Oldukça küçük ölçüde moloz taştan yapılmış olan bu kalıntıların bir kaleye ait olup olmadığı da tartışmalıdır.


Yeniköy Kalesi (Develi)

Kayseri Develi ilçesi, Kaleköy’e 5 km. uzaklıkta bulunan Yeniköy’deki kalıntıların bir kaleye ait olduğu söylenmektedir. Ancak moloz taştan olan bu kalıntıların kale olup olmadığı kesinlik kazanamamıştır.


Tombak Kalesi (Develi)

Kayseri Develi ilçesi Yukarı Tombak Köyü’nün yanındaki sırtta büyük bir kaya bloğuna oyularak yapılmış bir kale bulunmaktadır.
 Kalenin yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Bu kaya oyukları içerisinde birbirine geçen odalar ve su sarnıçları da bulunmaktadır.




Melikgazi (Kuş-Zamantı) Kalesi (Melikgazi)


Kayseri Melikgazi ilçesi İlbaşı’na (Zamantı) 15 km. uzaklıktaki Melikgazi Kalesi bulunduğu yerdeki kalkerli kayalar ile bütünleşmiş bir yapıdır. Bu kalenin Bizans döneminde yapıldığı daha sonra Danişmendli, Selçuklu ve Osmanlılar zamanında kullanılarak onarıldığı üzerindeki izlerden anlaşılmaktadır. Bu kale Zamantı ile Elbistan yollarını kontrol altında tutmak amacı ile yapılmıştır.

Bizans döneminde yapılan kale daha küçük ölçüde kesme taştan yapılmıştır. Danişmendliler ve Selçuklular bu kaleyi daha iri kesme taşlarla güçlendirmiş ve genişletmiştir. Selçuklu döneminde yapılan taşlar üzerinde Selçukluların çok sık kullandıkları taşçı monogramlarına rastlanmaktadır.

Kalenin dış duvarları kesme, kırmızı ve beyaz taşlarla işlenmiş, iç kısımları da Horasan dolgular halinde moloz taşlardan meydana gelmiştir. Kalenin dış cephesinde kullanılan kesme taşlar üzerinde yer yer Selçuklu motiflerini de kapsayan taşlara rastlanmaktadır. Kalenin burçlarına yakın kısmında siyah taştan bir şerit boydan boya çevirmektedir. Kalenin irili ufaklı dokuzu yuvarlak, biri köşeli, üçü de düz olmak üzere toplam 13 kulesi vardır. Kalenin kuzeyindeki büyük ve yuvarlak burç sonradan buraya eklenmiştir.


Kale Kalıntıları (Tomarza)

Kayseri Tomarza ilçesi, Kale Köyü’nün güneyinde tepe üzerinde bulunan bazı kalıntılar bulunmaktadır. Bu kalıntıların bir kaleye ait olduğu sanılmaktadır. Ancak günümüze çok harap ve yıkıntı durumda gelebilen bu kalıntılardan kalenin yapım tarihi ve planı anlaşılamamaktadır.

mustafa38

  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 25
  • Cinsiyet: Bay
  • ''Neden'i olan, Nasıl'a katlanır''
  • Okul: MEU MİMARLIK
Ynt: Kayseri Köprüleri ve Kaleleri
« Yanıtla #2 : 06 Ekim 2009, 19:35:31 »
Kayseri kale surlarında yapılan restorasyon çalışmalarının birazında bulunma şansım oldu.Fakat kale restorasyonuna özen gösterilmediğini gördüm.

Gerçekten çok yazık oluyo onca emeğe...
''Kimine göre yalnızlık,hasta Kişinin Kaçışıdır;Kimine göre de,hasta Kişilerden Kaçıştır''

 

* Bizi Takip Edin

Son Mesajlar

Ynt: KKTC Lefkoşa Selimiye Camii (Aya Sofya Katedrali) Gönderen: karacanenes
[25 Mart 2024, 12:09:22]


Teknik Personel Gönderen: TAŞYAPI
[24 Mart 2024, 16:13:27]


ÖN MUHASABE VE MİMAR PERSONEL ALIMI Gönderen: osman.blnk
[24 Mart 2024, 10:19:47]


Restorasyon alanında iş arıyorum Gönderen: Sudenur uysal
[22 Mart 2024, 19:19:58]


RESTORASYON ALANINDA DENEYİMLİ İNŞAAT TEKNİKERİ Gönderen: cabiyotlu
[22 Mart 2024, 11:02:48]


Ynt: NAKKAŞ/KALEMİŞİ/RESTARASYON EKİBİ Gönderen: nAKkaŞBey38
[22 Mart 2024, 01:59:53]

SimplePortal 2.3.7 © 2008-2024, SimplePortal