Restorasyon Forum

Hoşgeldiniz Ziyaretçi. Lütfen giriş yapın veya kayıt olun.

Restorasyon Forum - Reklam Alanı

Gönderen Konu: Ahşap yapılarda bozulmalar, Bozulmaya karşı Önlemler ve Restorasyonu  (Okunma sayısı 9232 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

ayberking
  • Yeni Üye
  • *
  • İleti: 2
  • Cinsiyet: Bay
Ahşap yapılarda bozulmalar,Restorasyonu ve önlemleri hakkında yardımcı olabilecek bilgilerini ve arşivini paylaşacak arkadaşlardan cevap bekliyorum teşekkürler.

Restorasyon

  • Restorasyon Forum
  • *****
  • İleti: 824
  • Cinsiyet: Bay
Tarihi yapılarda bozulmalara neden olan etkenler adlı bir konu açtım ordan bozulmaları öğrenebilirsin önlemler ile ilgili bir yazı hazırladık sonra size sunacağım..
http://www.restorasyonforum.com/mimari-restorasyon/tarihi-yapilarda-bozulmalara-neden-olan-tum-etkenler-t2604.0.html

nazım

  • Restorasyon Forum
  • ****
  • İleti: 255
  • Cinsiyet: Bay
  • Eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz
STANDARTLAR
 
Bir ahşap yapı elemanının nasıl bir önkoruma işleminden geçmesi gerektiğine karar verebilmek için bu yapı elemanından beklenen hizmet ömrünü, bu elemanın hizmet vereceği ortamı, kullanılan ağaç cinsinin özelliklerini bilmek gerekir. Daha önce de belirttiğimiz gibi önkoruma bir teknolojidir, nalburdan alınıp fırça ile yüzeye sürülen koruyucular ile karıştırılmamalıdır. Önkoruma işlemi 4 yeni Avrupa Standardı ile tarif edilmektedir. Oldukça karmaşık olan bu standartların ana fikirlerini aşağıda özetlemeye çalışacağız.
Bu yeni standartların ana prensibi ahşap malzemenin hizmet vereceği ortama göre bu elemanın kesitinin en dıştaki belli bir bölümünde bulunması gereken önkoruma maddesinin miktarını belirlemeye dayanmaktadır.
 
Şimdi bu standartlara bir göz atalım.
 
EN 335

Bu standart ahşap malzemenin hizmet vereceği ortamın sınıflandırmasını yapmakta ve bu ortamda bulunması olası biyolojik zararlıları belirlemektedir.
Tehlike Sınıfları aşağıdaki gibi tarif edilmiştir.

Tehlike Sınıfları

1
Tarifi : Ahşap malzemenin tamamen örtü altında ve ıslanma olmadığı durum.
Örnek: Eğimli konut çatısında kullanılan ahşap
 
2
Tarifi : Ahşap malzemenin örtü altında ve dış hava şartlarına maruz olmadığı ancak zaman zaman yüksek rutubete maruz kalabileceği durum.
Örnek: Yoğuşma riski bulunan eğimli çatılar ve tüm düz çatılar.
 
3
Tarifi : Ahşap malzemenin örtü altında olmadığı ancak zemin ile temasta bulunmadığı ya dış şartlara tamamen açık ya da sık sık ıslanmaya maruz olacağı durum.
Örnek:  Dış cephe kaplaması, dış kapı ve pencereler.
 
4
Tarifi :Ahşap malzemenin zeminle veya su ile temas halinde ve devamlı ıslak olduğu durum.
Örnek: Elektrik direkleri
 
5
Tarifi :Ahşap malzemenin devamlı tuzlu su (deniz) ile temas halinde bulunduğu durum.
Örnek:  İskele ayağı
 

EN 460 "Doğal Dayanıklılık Sınıflandırması"
Bu standart ağaç türlerinin öz odunlarının çeşitli mantar böcek ve termitlere karşı dayanıklılığının ve diri odunlarının önkoruma maddelerine geçirgenliklerinin sınıflandırılmasını yapmaktır. Doğal dayanıklılık sınıflaması mantarlar ve böcekler için ayrı ayrı yapılmaktadır ve sadece ağacın öz odunu için geçerlidir. Tüm ağaç türlerinin diri odunu 5.sınıfa girmektedir.
Ahşabı tahrip eden mantarlara karşı doğal dayanıklılığın sınıflandırılması

Dayanıklılık Sınıfları
 Tarifi
 Örnek Ağaç türü
 
1
 Çok dayanıklı
 Tik
 
2
 Dayanıklı
 Meşe
 
3
 Orta dayanıklı
 Melez.
 
4
 Az dayanıklı
 Çam
 
5
 Dayanıksız
 Kavak
 

EN 460 "Tehlike Sınıfına Göre Gerekli Doğal Dayanıklılık Sınıfı"

Bu standart belli bir ortamda kullanılabilecek ağaç malzemenin en az hangi doğal dayanıklılık sınıfında olması gerektiğini belirlemektedir. Eğer kullanılması düşünülen ağaç cinsi belirlenen doğal dayanıklılık sınıfına uymuyorsa önkoruma işleminden geçmesi gerekmektedir.

EN 599 ve EN 351

Önkoruma işleminden geçmesi gereken ahşap malzemenin hangi derinliğe kadar ve ne miktar önkoruma malzemesi emdirilerek işlemden geçmesi gerektiğini belirlemektedir. Özet olarak doğru ahşaba doğru önkoruma yöntemini uygulamak için EN 351?deki şartları yerine getirmek gerekiyor. İşte bu nedenle önkoruma malzemesi üreticilerinin sorumluluğu sadece bir kimyevi karışımı doğru üretip pazarlamakla sınırlı kalamıyor. Bir çam doğramanın hizmet ömrünün 60 yıl olabilmesi için pazarladıkları önkoruma maddesinin ahşaba emdirilme şartlarını, kullanıcıların kolayca kavrayabileceği şekile dönüştürmeleri, buna uygun emprenye tesislerini kurmaları gerekiyor.

GÜNEŞ, AŞINMA VE BOYA

Ahşap aslında güzel yaşlanır. Güneşin etkisi ile rengi solar, grileşir. Rüzgâr ile taşınan toz toprak yüzeyini aşındırır ve aşırı olmadığı zaman hoş bir görüntü oluşur. Ancak bu eskime zamanla güneş ve yağmurun etkisi ile çatlamalara ve elyaf kaybına neden olabilir. Yüzeyde küf oluşabilir, çatlaklarda pislik birikir, çatlağın büyümesi ile içeriye su bile girebilir. Ahşabı bu tür bozulmalardan korumanın yolu yüzeyi bir ?yüzey koruyucu? ile kaplamaktır. Biz burada ?yüzey koruyucu? deyimini boya, vernik, cila gibi ürünlerin tümü için kullanıyoruz.

BOYA YÜZEYİ

Doğru yüzey koruyucuyu seçmek için ilk önce yüzeyi neden koruduğumuzu belirlemeliyiz. Ahşap o kadar değişik amaçlara hizmet eden bir malzeme ki bu seçim her zaman o kadar kolay olmayabilir. Ahşap zeminde kullanılacaksa, mekanik darbelere, aşırı aşınmaya karşı dayanıklı poliüretan esaslı malzemeler, dış cephede kullanılacaksa güneşe ve dış ortam şartlarına dayanıklı esnek ve nefes alan dış ortam boyalarını seçmeliyiz.
Yüzey koruyucu seçiminde ikinci kriter ise elde edilmek istenen görüntü, ahşabın cinsi ve malzemeyi uygulama olanaklarımıza bağlıdır. Türkiye?de çok sık yapılan bir yanlış ilk önce ahşabın seçilip sonra görüntünün ve rengin belirlenmesidir. Doğrusu bunun tam tersidir. Dış ortamda kullanılacak ahşap malzeme beyaza boyanacaksa mümkün olduğu kadar az reçineli ve az budaklı bir ahşap türü seçilmelidir. Özellikle ahşap cephe kaplamalarında reçineli ve budaklı sarı çam, iroko gibi renkli ekstraktif madde (ahşaptan dışarı sızan yabancı maddeler) içeren ağaç türleri üzerinde beyaz ya da açık renk boyalar problem yaratır. Reçine ve ekstraktif maddeler mikro gözenekli (nefes alan) dış ahşap boyalarının üzerine sızarak zamanla cephede lekelerin oluşmasına sebep olur. Bu sızmayı önlemek için boyanın altına macun ve benzeri maddeler kullanılırsa da, bu sefer dışarıya sızmak isteyen reçine macun ile birlikte boyayı kaldırır ve çok alışık olduğumuz ?pul pul kabarmış, dökülmüş boya? görüntüsü ortaya çıkar. Reçine sızması ısı derecesi ile doğru orantılı olduğundan koyu renk boyalar yüzeyin daha fazla ısınmasına ve daha fazla yüzeye çıkmasına neden olur. Ancak koyu renk boyalarda lekelenme fark edilmez ve görüntü bozulmaz. Geleneksel ?budak yakma? yönteminin boya performansına faydadan çok zararı vardır. Yüzey işlemleri bölümünde bu konuda daha fazla bilgi bulacaksınız.
Çok geçerli bir nedeniniz yoksa, dış cephede kullanılan ahşap üzerine hiçbir zaman tamamen şeffaf ve renksiz vernik uygulanmamalıdır. Renksiz ve şeffaf vernikler ahşap yüzeyi mor ötesi ışınların etkisine karşı koruyamazlar. Bu verniklerin bazıları güneşe karşı ultraviyole filtreleri içerirler, ancak bu katkıların ömürleri dış ortamda kullanılan ahşap için yeterli değildir. Bu tür vernik ve cilalar ancak yapı içinde kullanılan mobilyalarda renk değişmesini önleyebilirler. Dış cephede kullanılabilen şeffaf boyalarda muhakkak bir renk vardır. Bunlar, zamanla UV filtresi etkisini kaybetmeyen doğal metal oksit pigmentler içerirler.

Yüzey koruyucular ahşaba çeşitli yöntemlerle uygulanabilirler, fırça ile, daldırma ile ya da tabanca ile. Her boya her tür uygulamaya uygun değildir. En iyi sonucu alabilmek için boyanın uygulanacağı ortam, işçiliği yapacakların deneyimleri göz önünde bulundurulmalıdır. Şantiyede tabanca kullanmaktan geniş yüzeyli panellere fırça ile boya yapmaktan kaçınılmalıdır. Göz önünde bulundurulması gereken başka bir konu ise kullanılan boyanın kuruma hızıdır.

Nefes alan boya nedir ?

Nefes alan boyalar, boyanan yüzeyde suyu geçirmeyen fakat su buharını geçirebilen bir boya tabakası oluşturan ürünlerdir. Bunlar su buharı geçirgenliği yüksek mikro gözenekli boyalar olarak da tanımlanabilirler. Dış ortamda kullanılan ahşabın yağışlar ve havadaki rutubet değişmeleri nedeniyle çalışması ya da ufak bir darbe alması sonucunda yüzeyde oluşabilecek ufak bir çatlak ahşabın ıslanmasına neden olabilir. İşte boya tabakası altındaki ahşabı ıslatan bu suyun kısa sürede kuruması, boyanın ve ahşabın ömrü için çok önemlidir. Ahşabın uzun süre ıslak kalması hem boyanın dökülmesine hem de ahşabın çürümesine neden olur. Nefes alan ahşap boyaları örtücü ve şeffaf olabilirler. Şeffaf olanlar da renklidir ve büyük oranda doğal metalik pigmentler ihtiva ederler, başka bir deyişle solmazlar. Bu boyalar aynı zamanda ahşaba iyi nüfuz eder ve ahşapla birlikte çalışabilecek esnekliğe sahiptir.

Su esaslı mı, solvent esaslı mı ?

Son zamanlarda su esaslı boyaların moda olması bazı yanlış anlamlara neden oluyor. ?Su esaslı boyalar uzun ömürlüdür, solvent esaslılar çabuk bozulur? gibi. Bu varsayım yanlıştır. Bazen solvent esaslı bir ürün su esaslıdan daha uzun ömürlü olabilir. Bu konuda çevre ile ilgili de bazı yanlış varsayımlar mevcut. Su esaslı ürünlerde solventlerin az olması boyama sırasında etrafta bulunan insanların sıhhatleri için artı bir puan kuşkusuz. Ancak bazı su esaslı parke cilalarına yeterli sertliği sağlayabilmeleri için karsinojen kimyasallar katılır. Bu nedenle ürünler kendi özellikleri ile değerlendirilmeli, genel varsayımlardan kaçınılmalıdır. Yeni ürünler o kadar karmaşık yapılara sahiptirler ki geleneksel sentetik-selülozik sınıflandırması da artık geçerliliğini yitirmiştir.

Dış ortam boyalarının dayanıklılığı...

Bir boyanın, özellikle dış ortamda, hizmet ömrünü saptamak çok zordur. Kaç yıl dayanacağı uygulamaya, ahşabın cinsine ve en önemlisi iklim şartlarına bağlıdır. Bir rakam vermek gerekiyorsa 3-7 yıl denilebilir. Bu boyaların daha önemli bir özelliği hiçbir zaman pullanıp dökülmemesi ve bakımlarının kolay olmasıdır. Bazı kuruluşlar, örneğin İngiltere?de TRADA, bu tür boyaları test edip tüketiciye bilgi verirler. Dış ortam boyaları önce yağmur, sıcaklık ve güneşin etkisini taklit eden iklimlendirme etüvlerinde test edilir, ancak asıl değerlendirme hakiki saha deneyleri ile yapılır. Unutulmaması gereken bir nokta bu boyaların hiçbir zaman önkoruma işleminin yerini tutmadığıdır. Çoğu yüzey küfü ve mavi-renklilik mantarlarına karşı aktif maddeler içerir, ancak küf ve mavi renklenmenin ?çürüme? ile ilgisi yoktur.

Ahşapkarkas
Nazım Can CİHAN
Restoratör
NCC Restorasyon Konservasyon Arkeoloji
----
Tüm Restoratörler ve Konservatörler Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı

mAveRan

  • Restorasyon Forum
  • ***
  • İleti: 104
  • Cinsiyet: Bay
  • Mimari Restoratör
İlginiz için Teşekkürler Arkadaşlar
                                                                                                                                               Üslub-u beyan ayniyle insan..

 

* Bizi Takip Edin

Son Mesajlar

Ynt: KKTC Lefkoşa Selimiye Camii (Aya Sofya Katedrali) Gönderen: karacanenes
[25 Mart 2024, 12:09:22]


Teknik Personel Gönderen: TAŞYAPI
[24 Mart 2024, 16:13:27]


ÖN MUHASABE VE MİMAR PERSONEL ALIMI Gönderen: osman.blnk
[24 Mart 2024, 10:19:47]


Restorasyon alanında iş arıyorum Gönderen: Sudenur uysal
[22 Mart 2024, 19:19:58]


RESTORASYON ALANINDA DENEYİMLİ İNŞAAT TEKNİKERİ Gönderen: cabiyotlu
[22 Mart 2024, 11:02:48]


Ynt: NAKKAŞ/KALEMİŞİ/RESTARASYON EKİBİ Gönderen: nAKkaŞBey38
[22 Mart 2024, 01:59:53]

SimplePortal 2.3.7 © 2008-2024, SimplePortal